Öncelikle kariyer yolculuğunuzdan ve tekstil sektöründe faaliyet gösteren kuruluşunuzdan bahseder misiniz?
Doğma büyüme Eskişehirliyim. 200 senelik mazisi olan Sivrihisarlı bir ailenin mensubu olmaktan her zaman gurur duyuyorum. 2005 Yeditepe Bilgisayar Mühendisliği mezunuyum. Sırasıyla Migros, Starbucks, Acıbadem’de orta düzey yöneticilikten sonra 2015 yılında eşim Burcu Sölpük ile evlenerek aile işlerimizin başına geçmeye karar verdim. Babam Cihan Sölpük’ün başlattığı kumaşçılık işini Boyner grubuna bağlı Altınyıldız Classics ile birlikte büyüterek Vega Outlet’te Altınyıldız Classics mağazasını açtık.
Eskişehir’in çok büyük potansiyeli var, hep birlikte çalışarak kısa sürelerde Türkiye’nin ilk 10 şehri arasında gireceğimize eminim.
Eskişehir’deki ticari yaşam ve iş dünyası hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Eskişehir, bu konuda hem şanslı hem de şanssız bir konuma sahip. Tarihi ve turistik bir konumda olmamız ulaşım kolaylığımız, aydın ve ilerici bir şehir olmamız avantajlarımız. Büyük şehirlere çok yakınlığımız ve kırsal alanlarımızın geride kalması ulusal bir havalimanımızın olmaması, büyük yatırımların gelmemesi dezavantajlarımız. Bütün bu etkenler ticari hayatı ve iş dünyasını çok etkiliyor. Yine de Eskişehir’in çok büyük potansiyeli var, hep birlikte çalışarak kısa sürelerde Türkiye’nin ilk 10 şehri arasında gireceğimize eminim.
Sosyal sorumluluk projeleri, her yöneticinin yıllık iş planında olması gereken bir konu.
Sosyal sorumluluk projelerine önem veriyor musunuz, bu alanda yaptığınız çalışmalar var mı?
Bence çok önemli ve her yöneticinin yıllık iş planında olması gereken bir konu.
Köklerimin bulunduğu Sivrihisar benim için çok önemli. Sivrihisar Eğitim Vakfı’nın yönetim kurulu üyesiyim. Vakıf olarak okumak isteyen gençlere burs sağlıyoruz. Şu anda yaklaşık 165 öğrencimiz var ve hepsiyle ayrı ayrı gurur duyuyoruz. Yakın zamanda Elazığ’da meydana gelen deprem için Boyner grubuyla beraber büyük bir yardım kampanyası düzenledik. Eskişehir Ticaret Odası’nın sosyal sorumluluk projelerine de katılmaya özen gösteriyorum.
İş hayatında başarılı olmanın yolu bana kalırsa liderlik ve takım ruhundan geçiyor.
Size göre iş hayatında başarılı ve mutlu olmanın altın kuralları nelerdir?
Bana kalırsa liderlik ve takım ruhu. Eskiden liderlik denince sert, katı, her şeyi bilen bir imaj belirirdi ama artık liderlik hem insan ilişkilerini yönetmek hem işini yönetme sanatına döndü. Şu anda iş hayatında liderin her şeyi bilmesine imkân yok. Bu yüzden ekibini en iyi şekilde yöneterek, yeri gelecek kendisi de bir ekibin parçası olacak şekilde yönetirse bence iş hayatında başarılı ve mutlu olacaktır.
Koleksiyoner bir hobiniz ve uğraştığınız sporlar var mıdır, kendinize ayırdığınız vakti nasıl değerlendirdiğinizden bahseder misiniz?
Denizcilik ve tekneciliği çok severim, hatta büyük bir olta koleksiyonuna sahibim. Amatör denizcilik ehliyeti sahibiyim, 22 metreye kadar her türlü deniz taşıtını kullanabiliyorum. Okumayı çok severim, özellikle dergi okumayı çok severim. Bu yüzden dergi koleksiyonum çok zengindir. Aylık çeşitli dergilere üyeliklerim vardır. Fırsat buldukça da basketbol oynarım özellikle eşimle birebir basketbol oynamayı çok severim.
Eskişehirspor’un son durumu hakkında neler düşünüyorsunuz, gidişatı değerlendirebilir misiniz?
Doğma büyüme Eskişehirli olduğum için başka takım bilmiyorum. Sadece Eskişehirsporluyum ve elimden geldiğince tüm maçlarına gidiyorum. Ayrıca kongre üyesiyim, zor günlerin bizi kenetlediğini düşünüyorum. Gençlerle birlikte her şeyin çok güzel olacağının sinyallerini veriyoruz.
Özel hayatınızda kendinizi nasıl tanımlarsınız, aile ve özel yaşantınızdan da biraz bahseder misiniz?
Özel hayatım eşim, kızım ve ailemden ibaret. 1,5 yaşında dünya tatlısı bir kızım var. Eşim Burcu Sölpük Bahçeşehir Koleji’nde Yabancı Diller Bölüm Başkanı. Ailecek her fırsat bulduğumuzda farklı yerleri görmeyi, yolculuk yapmayı, yeni tatlar tatmayı çok severiz. Bahçeyle uğraşmayı ve çiftlik hayatını çok seviyoruz. Bu sene çiftliğimizde büyük bir alana lavanta ektik, eğer iyi bir verim alabilirsek seneye daha büyük bir alana ekmeyi düşünüyoruz. Çiftliğimizde iki Safkan Akbaş cinsi köpeğimiz var, onlarla vakit geçirmeyi de çok severiz.
İlgi alanlarınız nelerdir, hayattan daha fazla keyif almanızı sağlayan tutkularınız var mıdır?
Okuduğum bölümle ilgili bilgilerimi taze tutmak için bilgi teknolojileri konusuna ilgi gösteriyorum. Bu aralar ‘blockchain teknolojisi’ ile ilgiliyim. Ayrıca denizcilikle ilgili yayınları takip ederim. Kahve tutkunuyum diyebilirim. Özellikle İtalyan kahvesi denilen, kaliteli espressoyla demlenen Moka Pot ile yapılan kahveyi çok severim ve evimde de sık sık yaparım.
Geleceğe ait planlarım arasında yine büyük markalarla birlikte bir yatırım ortaklığı ve yeni bayilik düşünceleri yer alıyor.
Geleceğe dair kariyer planlarınız ve projelerinizden bahseder misiniz?
Geleceğe ait planlarım arasında yine büyük markalarla birlikte bir yatırım ortaklığı ve yeni bayilik düşünceleri yer alıyor. Özellikle bir alman markası ile görüşüyoruz, eğer anlaşabilirsek ilk şubelerini Eskişehir’de açacaklar. Bu da şehrimiz için ses getirecektir diye düşünüyorum.
Çiftliğimizde ilk defa bu sene lavanta ektik. Tarım hem şehrimiz hem ülkemiz için çok önem arz ediyor. Eğer toprağımız lavanta bitkisini severse ve başarılı olursak lavanta yağı üretiminde Türkiye’nin en büyüklerinden biri olmak istiyoruz.
Röportaj: Esra Güneş Fotoğraflar: Can Catker