Yunus Emre Resim Yarışması, TJK Anıt Heykel Yarışması, Turgut Pura Vakfı Heykel Yarışması ve 2012 yılında Eskişehir Sanat Derneği Yılın Resim Ödülü dahil olmak üzere toplam dokuz ödülü bulunan sanatçımızın eserleri, resmi ve özel koleksiyonlarda yer almaktadır. Şu anda Eskişehir'deki kişisel atölyesinde çalışmalarına devam eden sanatçının eserlerini sizlerle buluşturduk.
Raşit Altun’un eserleri, 15. ve 16. yüzyıl Rönesans ve sonrasında gördüğümüz fantastik öğelerle dolu peyzajların izlerini taşıyor. Genellikle "Araf" konusunu işleyen sanatçı, cennet ve cehennem arasındaki bekleyiş mekânını resimlerine yansıtır. Altun'un eserlerinde dikkat çeken üç ana unsur; ışık, şekil ve renk bütünlüğüdür. Bu üç unsuru ustalıkla bir araya getirerek büyük kompozisyonlar oluşturan sanatçı, form ve uyumun ilişkilerini başarılı bir şekilde kullanır. Ayrıca, sürrealist bir akımın takipçisi olduğunu görmekteyiz.
Altun’un resimlerinde şehir, insanlar ve doğa adeta bir su veya nesnenin havada uçuşması gibi anlık olayları yakalar. Formları ustalıkla kullanarak resmin bütünlüğünü ve ana temayı korur. Sanatta önemli olan resmin bütünlüğü ve değişiklik formasyonudur. Altun, bu unsurları başarıyla bir araya getiren genç bir sanatçıdır. Özgünlüğüyle dikkat çeken Altun'un resimleri, onun imzasını taşır ve bu da bir sanat eserinde bulunması gereken en önemli özelliklerden biridir.
Raşit Altun, yaratıcı edimini tutkuyla sürdüren ve özgün resimler üreten bir sanatçıdır. Totaliter ve sınırlayıcı distopyaların fethettiği yaşamı, umut dolu bir karşı duruşla resimlerinde betimler. Eserleri metaforlarla doludur; gökyüzündeki kaos, hiçliğin üzerine örtülen bir perde gibidir. Kalabalıkta kaybolmuş insanlar ve huzursuz bir sessizlikle dolu bir dünya sunar. Bulutların arasında güneşin ışığını yansıtan ancak aşağıya renk süzülmeyen bir doğa resmeder.
Altun’un resimleri, izleyicisini imgelerin ve simgelerin içine çeker. Distopya ve ütopyanın kesişiminde duran bu eserler, ekolojik çöküşe karşı yaşamın varlığını ve sürekliliğini yansıtır. Bilinçli bir umutla düşlerini dönüştüren sanatçı, resimlerinde yaşamın sihirli gerçekliğini sunar. Erich Fromm’un "Yaşayan her şeye katılan kişi için vardır umut" sözünü hatırlatan bu eserler, izleyicisini yaşamın sürekliliğine ve değişimine dahil eder. Altun, distopyanın içindeki kara umutsuzluğu soğurarak, renkli ve özgür bir dünya yaratır. Resimleriyle izleyicisinin düşlerini özgürleştirir ve onları ekolojik bir yaşam düşüyle sarar.
Raşit Altun’un eserleri, sanatta bütünlüğü ve yeniliği bir araya getiren, özgün ve etkileyici yapıtlar olarak öne çıkmaktadır. Bu sergisinde, tüm araştırmalarının karşılığını almış ve tablolarına yansıtmış olduğunu görmekteyiz. Başarıya ulaşmış bir sergi olarak tanımlayabileceğimiz bu eserler, izleyicisine derin bir etki bırakmaktadır.