ŞEHRİN TADI KAÇAR
İlber Ortaylı “Ben şehri beğeniyorum. Tabii şehrinizi gelen göçlere karşı korumanız lazım. Belediye başkanınızı da çok beğeniyorum. Çok çalışkan, organizatör ve yaratıcı bir adam. Lise çağlarından tanıyorum. Ama burası tabii Belediye ile sınırı değil. Dikkat etmiyorsunuz. Mesela buraya gelen göçleri kontrol etmeniz gerekiyor. Nasıl olacak! Tabii ki kapıya jandarma koyarak değil. Ona göre disiplin olacak. Mesela merdiven altı sanayiye müsaade etmeyeceksiniz. Ucuz adam çalıştırmayacaksınız. Aynı zamanda burası artık büyük bir şehir. Yeni bir hayat tarzı var. Burada böyle asgari ücret ile kişi çalıştırmak rezalettir. Şehrin tadı kaçar, bunların hepsi bir politika meselesidir. Ama bunu belediyeye bağlayacak değiliz. Sizler yapacaksınız, böyle bir şey görmedim. Maalesef Eskişehir’de de Türk halkı ve Türk şehirlerine ait lakayt tavırlar çok hakim. Gelenek olarak eskinin geleneklerini koruma ahlakı kaybolmuş. Yabancılaşmış… “
BU ŞEHİR BÖYLE YAŞAR YOKSA YAZIK OLUR
Eğitim kurumlarının kalitesine dikkat edilecek. Yani burada bin tane üniversite açmaya kalkarlarsa bu büyük facia yaratır. İcabında şehir halkı olarak YÖK’e teshir etmeniz lazım. Protesto edeceksiniz. Fazladan üniversitelerin kurulmasına izin vermeyeceksiniz. Yani ihtiyacı da yok şehrin yok zaten. Üniversite sayısı fazla olur, diplomayı alırsınız ama onunla nereye gidersiniz belli değil… Özel okullara dikkat edilmeli. Özel okullar Eskişehir gibi Eski okuma merkezlerinin bulunduğu yerin kalitesini düşürmeyecek okullar olmalı. Maalesef ki özel okullar, eski disiplinini kaybetmiş durumda. Bir takım özel okullar maalesef eski özel okulların disiplinine, etiğine sahip değil, .Böyle yaşar bu şehir, yoksa yazık olur. Şu anda burada Orta Anadolu da adeta Orta Avrupa şehri çıkıyor, nasıl yaşatırsınız… Şuurun varsa yaşar yoksa batırırsınız.
Öğrenciler ve gençler için tavsiyede bulunan İlber Ortaylı şunları söyledi:
Çoğu gencin tavsiyelerine kulak astığı bir rol modelsiniz. Mevcut şartlarda gelecek kaygısı yaşayan gençler için ne söylersiniz. Eskişehirli öğrencilere ve gençlere vereceğiniz tavsiye ne olur.
-Tarih okuyun, lisans bilin, coğrafya bilin. Bunlar lazım. Türkler nerede yaşadıklarını bilmiyor, nereye gittiklerini de bilmiyor. Çok kötü… Mesela kişi Amerika’ya gidiyor, yaşıyor orada ama Amerika’yı tanımıyor. Bir şehre gitmiş, iş bulmuş para kazanıyor orada ama Amerika’yı bilmiyor. Çok acı… Mesela Almanya’da yaşıyorlar Almanca bilip İngilizce bilmiyor. Dolayısıyla bu insanların zamanda ve mekanda gezme kabiliyeti zayıf. Pusulaları yok, serseri gemi gibi geziyorlar. Zamanları bileceksin.
ETRAFTA SİZİN İÇİN OLAN NİMETLERDEN FAYDALANACAKSINIZ
Tarihi bileceksin. Dil bileceksin. Coğrafya bileceksin. Anadolu bozkırında yaşayan insan dünyayı ve geçmişi bilmediği takdirde büyük memleket olmaz. Maalesef korktuğum şey oldu. Sanayiniz var, ordunuz var, yerkürede patırtı koparıyoruz ama maalesef bunları bilmediğimiz için şuurumuz sakat. İfade kabiliyetimiz ve bu işi planlama şuurumuz zayıf, yeterli değil. Üzerinde duracaksınız. Etrafta sizin için olan nimetlerden faydalanacaksınız.