Geleceğin Yıldızlarına Işık Tutan Eğitim Yuvası! “Özel Atayıldız Anaokulu”

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Özel Atayıldız Anaokulu kurucusuyum. 1984, Eskişehir doğumluyum.

Başarı için yaptığınız işi sevmeniz gerektiği düşüncesiyle hareket eden Atayıldız Anaokulu olarak, sevgi kavramından yola çıkıyoruz

Özel Atayıldız Anaokulu’nun eğitim anlayışını daha detaylı anlatır mısınız? Özellikle çocukların mutluluğunu ve yeteneklerinin gelişimini nasıl ön plana çıkarıyorsunuz? 

Özel Atayıldız Anaokulu, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı faaliyetlerini sürdüren özel anaokulu statüsündedir. Öncelikle bu bağlamda, yasa ve yönetmelikler doğrultusunda eğitim ve öğretim faaliyetlerini sürdürmekteyiz. Başarı için yaptığınız işi sevmeniz gerektiği düşüncesiyle hareket eden Atayıldız Anaokulu olarak, sevgi kavramından yola çıkıyoruz. Eğitimin içindeki asıl ve en önemli paydaş, kuşkusuz öğrencidir, çocuklarımızdır. Çocukları sevmek, onlara karşı sorumluluklarımızın bilinciyle hareket etmek başlangıç noktamızdır. Tüm çalışma arkadaşlarımız için en önemli ortak noktamız çocukları sevmek, onlar ile geçirdiğimiz he anın sevgisini hissetmek ve onlara hissettirmek. Kurum içi öğrenci gözlemleri, analiz çalışmaları her öğrencinin bireysel farklılıkları göz önüne alınarak değerlendirilir, her öğrencinin eğitim çalışmalarından azami olarak faydalanması sağlanır. Öğrenciler bilgi, beceri, yetenek ve sosyal yönleri dikkate alınarak yapılan eğitim ve öğretim faaliyetleriyle; anaokulu sonrası eğitim hayatına hazır, hayatın içinde kendilerinden beklenen duyarlılık ve davranışlara sahip, beceri ve yeteneklerini gösterebilen, onları kullanabilen, sevgi ve saygı kavramlarını özümsemiş olarak okul öncesi eğitimlerini tamamlamış oluyorlar.

Anaokulunuzda bulunan atölyelerden bahseder misiniz?

Drama Atölyesi: Fiziksel, zihinsel, psiko-motor, sosyo-duygusal ve dil gelişimlerine yönelik yaparak ve yaşayarak öğrenme yaklaşımının kullanıldığı atölyedir. Drama atölyesinde eğitici oyuncaklar, kostümler, kukla sahnesi ve kuklalar aracılığıyla çocukların iç dünyasına ışık tutmayı, onları desteklemeyi ve farklı alternatifler sunmayı amaçlar. Böylece, çocuğa şu özellikleri kazandırmaya çalışırız; kendi vücudunu ve özelliklerini tanıma, bedenini çok yönlü kullanabilme, farkındalık kazandırma, bağımsız düşünmesini sağlama, iş birliğine yönlendirme, insana ve doğaya karşı duyarlılık yaratma, karşısındakine saygı duyma, dinleme, anlama, kendini ifade edebilme, fikirlerini savunabilme, yaratıcılığını ve estetik bilincini geliştirme, kendine güven duyma, karar verme ve uygulama.

Doğa Fen Atölyesi: Çocuklara kendi gözlem ve deneyimleri ile araştırma ve keşfetme olanağı sağlayan özel bir atölyedir. Bu atölyede, çocukta doğuştan gelen merak duygusu ve keşfetme dürtüsü, projeler ve deneylerle desteklenir ve geliştirilir. Hayal gücünü geliştirici, doğa ve çevre algısı ile motor becerileri güçlendirmek üzere tasarlanmış atölyede dedektiflik, doğa gözlemi, mıknatıslar, karışımlar gibi meraka dayalı etkinlikler yapılmaktadır.

Hareket Atölyesi: Kemik, kas, bağ ve tendonların sağlıklı şekilde gelişmesini ve güçlenmesini destekler, koordinasyon ve denge sağlar, uyku düzeninin gelişmesine yardımcı olur, kendine güven duygusunu geliştirir, özgüveni artırır, dolaylı olarak sosyal becerileri artırır, toplum içinde ve arkadaşlar arasında liderlik ve iş birliği dahil olmak üzere kişisel becerilerin gelişmesine yardım eder.

Ritim Atölyesi: Yaratıcılığı arttırır! Çocuklar ritim atölyesi çalışmaları sırasında çok sesli bir dünyanın varlığını keşfederler. Kendilerinin de yarattığı müziğin büyüsüne kapılır ve duygularını sanatsal bir şekilde dışa vurmayı öğrenirler. Ritim atölyesi doğaçlama yeteneğini geliştirir. Müzik kulağını geliştiren ritim atölyesi çalışmaları çocukların doğaçlama yeteneğini de ilerletir. İçinde bulundukları şartlarda var olma ve kendilerini ifade etme şansı tanır. Ritim atölyesi çocuk gelişimine katkı sağlar. Ritim atölyesi sırasında farklı enstrümanları kullanan ve yepyeni melodilerle tanışan çocuklar fiziksel, duygusal ve zihinsel olarak ilerleme kaydeder; müziğin etkisi onları çevreler. Ritim atölyesi özgüveni arttırır. Ritim tutan, müzik yaratan ve çok sesli bir dünyada kendi sesini duyuran çocukların özgüveni artar. Yaratıcılıklarını fark ederler, topluluk önünde performans sergilerler ve sosyal ilişkileri iyileşir. Özel Atayıldız Anaokulu olarak okul öncesi dönemdeki çocuklarımızın ihtiyaçlarını gözeterek oluşturduğumuz atölye çalışmalarında “ritim atölyesi” de yer alıyor. Konusunda uzman eğitmenlerimizin gözetiminde çocuklarımızın müzikle tanışmasını, kendi yaratıcılıklarını ortaya koymalarını ve içsel ritimlerini keşfetmelerini amaçlıyoruz. Ritim atölyesi çalışmalarımız sayesinde çocuklarımızın daha sosyal, daha paylaşımcı, daha dışa dönük ve daha özgür olmalarını hedefliyoruz.

Matematik Atölyesi: Çocuklarda matematik algısı oluşturmaya ve matematiksel düşünme becerilerini geliştirmeye yönelik bir atölyedir. Bu atölyede hedefimiz öğrenci merkezli ve keşif odaklı bir matematik eğitimi vererek çocukların matematiğin önemini ve faydasını anlamalarını sağlamaktır. Matematiğin kavramsal değil uygulamalı aktarılması çocuklarda matematiğe karşı oluşan ön yargıları kırar ve kalıcı öğrenmeyi destekler. Dikkat, hafıza, odaklanma ve akıl-mantık yürütme gibi bilişsel beceriler, ince ve kaba motor beceriler, matematik ve bilime olan ilgi merak, özgüven, sosyal beceriler ve ekip içi iletişim becerileri, matematiği somut ve eğlenceli ve günlük yaşamla ilişkilendirme, analiz, soyutlama ve genelleme becerileri bu atölye de hedeflediğimiz temel gelişimlerdir.

Puzzle ve Kitap Atölyesi: Çocuklardaki merak duygusunu arttırarak daha iyi odaklanmayı sağlar. Yaratıcı düşünme becerisinin gelişmesine katkı sağlayarak görsellere karşı ilgisinde artış sağlar. Sürdürülebilir dikkat becerilerinde artış olur, odaklanma ve konsantrasyonu arttırır. Detaylara karşı odaklanması gelişir, olayları daha iyi anlayıp yorumlaması gelişir. El göz koordinasyonu gelişir, el becerisi gerektiren işlerde başarısı artar. İnce motor becerileri gelişir. Sabrı geliştirmeye yardımcı olur. Beynin tüm enerjisinin tek noktaya odaklanmasını sağlar. Okuma ve okuduğunu anlamasının yanında analiz etme yeteneği, kelime farkındalığı ve kelime bilgisi artar. Çocukların temel bilgi ve becerilerin gelişmesine katkı sağlayarak yaratıcı düşünme yeteneği artar. Esnek düşünebilmesine yardımcı olunur. Objelerin akılda tutulması artar, unutkanlık azalır. Kısa süreli bellek ve uzun süreli bellek gelişimine katkıda bulunur. Eğlenerek öğrenmeyi arttırır. Farklı bakış açıları geliştirerek problem çözme becerisini geliştirir. Heyecanını kontrol altına almasına yardımcı olur. Zamana karşı yarışarak zaman farkındalığı gelişir.

Mutfak Atölyesi: Montessori eğitim modeli içinde yer alan mutfak atölye etkinlikleri ile miniklerimiz bir yandan İnce motor becerilerini, bir yandan da el- göz koordinasyonunu geliştirirler. Bu atölyede temel amaç yine tüm atölyelerde olduğu gibi, dikkat, koordinasyon, miktar algılaması, bütüncül bakabilme, üretebilme, kendini ifade edebilme, insanlar için bir şeyler yapabilme duygu ve düşüncesi geliştirilir. Aynı zamanda da tabii ki gerçek bir yaşam becerisi katar. Hayatta kalmasını sağlayacak temel bir beceri kazanırken çocuklarımız, aynı zamanda gerçek yenebilir, paylaşılabilir son derece özgüven ve ince motor becerisi geliştiren bir ürün ortaya koyuyor çocuklarımız. Yaptıkları pasta, kek, börek, salata ve reçelleri hep beraber yiyorlar. Böylece hem sağlıklı yaşama dair zihinleri doluyor hem de paylaşmanın ne demek olduğunu anlıyorlar.

Bu atölyelerin çocukların eğitimine nasıl katkı sağladığını düşünüyorsunuz?

Atayıldız Anaokulu olarak, az önce de belirttiğimiz gibi, öğrencilerin bilişsel gelişimlerini olanak sağlar iken, aynı zamanda beceri ve yeteneklerinin de gelişimi üzerinde çalıştığımızdan bahsetmiştik. Atölyeler, çocuklarımızın beceri ve yeteneklerini gösterme, geliştirme ve kazanma da çok önemli yer almaktadır. Atölye çalışmaları ile bu fırsatı öğrencilerimize sunuyoruz. Atölye çalışmaları, bu kazanımların yanında, öğrencilerin özgüven duyma, kendini gösterebilme, kendine güven, yapabildiğini görme gibi kendilerinin duygusal gelişimlerini de olumlu olarak etkilemekte, paylaşma, yardımlaşma gibi davranışlarında kazanılmasında son derece etkili olmaktadır.

Kapının önüne çıktıklarında, o küçük yüreklerin çevre, doğa ve insan sevgisi konularında birçok büyüğe örnek olacak hareketlerini görebilirsiniz

Çocukların doğaya ve çevreye saygılı bireyler olarak yetiştirilmesi konusundaki yaklaşımınızı açıklar mısınız? Bu değerleri çocuklara nasıl aşılamaya çalışıyorsunuz?

Doğa ve çevreye karşı duyarlılık ve saygı konusunda gün geçtikçe erken yaşta eğitim almanın ne kadar etkili ve gerekli olduğunu daha iyi anlıyor ve hissediyoruz. Bu hassasiyet içinde, doğa ve çevre konuları en yakından başlamalı ilkesi ile hareket ediyoruz. Önce yaşadığımız alan, en çok zaman geçirdiğimiz alanlar. Öğrencilerimiz için bu farkındalık eğitimi önce sınıfları ile başlıyor. Mesela sınıflarına temiz ayakkabılar ile girmeleri. Öğrenciler bu davranışın arkadaşlarıyla birlikte paylaştığı, sınıfı temiz tutmak amacıyla yapıldığını bilmeli ve bunu zorunluluk olarak değil, duyarlılık olarak algılamalı. Buradaki bu davranışı öğrencimize kazandırma şeklimiz, onu hem şimdi hem de hayatı boyunca yapacağı tüm davranışlarda etkileyecektir. Sınıfını temiz tutma, söz alarak konuşma, konuşanı dinleme, kullandığı kâğıdı israf etmeden kullanma, çöplerini çöp kutusuna atma… Bu tür sınıf içi davranışların, nedenini ve gerekliliğini bilinçlendirerek öğrencilerimize kazandırdığımızda, çevreye, doğaya, hayvanlara karşı daha duyarlı, kendisine ve insanlığa saygılı çocuklarımız yetişiyor. Anaokulunda aldıkları bu kazanımlar bir ömür onları bırakmıyor. Bu tür kazanımları hissettirerek ve bilinçli bir şekilde aşılamak en önemli nokta. Bunun için çalışma arkadaşlarımız aynı hassasiyet ve bilinç ile, hayatın her anında örnek davranışlara sahiptirler. Sadece anlatarak değil rol model olarak paylaşmak için de bu gerekir. Aynı zamanda öğrencilerimize, çevre ve doğa ile ilgili, seviyelerine uygun bilgi paylaşımları, görsel materyaller, video ve film paylaşımları yapılmaktadır. Bilgiyi davranışla pekiştirmek ise en hassas noktadır. Sınıfımızın, okul binasının önü yani okul bahçemiz, bu konuda ikinci alanımızdır. Bahçe düzeni, görünümü, öğrencilerimizin bahçemizdeki bitkileri koruyucu Hareket etmeleri, bahçemin temiz ve bakımlı kullanılması, hepsi verdiğimiz bilgilerin davranışa döndüğü ortamdır. Daha sonra ise kapı önü gelir. Yani, yaşadığımız dünya. Okulumuz kapısından mezun olarak çıkan her öğrenci, doğanın, hayatımızı nasıl etkileyeceği bilincindedir, çevre hassasiyetinin doğal denge için ne kadar önemli olduğunu bilir, ona göre temel davranışları kazanır. Okul dışı yaptığımız etkinliklerin hemen hemen hepsi bu kazanımları içerir. Örneğin ağacın önemini, ağacın faydalarını, ağacın nasıl yetiştiğini okul içi faaliyetlerimizde öğrencilerimize kazandırıyor, seviyelerine uygun bir şekilde bilgilendirilmelerini sağlıyoruz. Sonra öğrencimizle o ağaç dikme etkinliğine çıkıyoruz. Sessiz dostlarımızı yani hayvanlarımızı korumanın ve beslemenin önemini anlatıyoruz hatta birlikte onlara mama ve su hazırlayıp hem okulumuzun bahçesine hem de evlerimizin önüne bıraktırıyoruz. Çocuklarımız yaz okulunda at çiftliğinde haftada bir binicilik dersi alıyor. Buda onların doğayla daha fazla etkileşimde olması adına bir çalışmadır. Orada ata dokunmaları, bazen tımar etmeleri, bazen yıkamaları onların daha kendinden emin ve cesur olmalarını sağlıyor ve o küçücük yürekleri hiçbir canlıya kıyamaz, doğaya zarar veremez hale geliyor. Ne güzel değil mi şu anda bu duyguları ne çok anar olduk. Kapının önüne çıktıklarında, o küçük yüreklerin çevre, doğa ve insan sevgisi konularında birçok büyüğe örnek olacak hareketlerini görebilirsiniz.

Özel Atayıldız Anaokulu’nun gelecekteki hedefleri nelerdir? Eğitim anlayışınızı daha da ileriye taşımak için planlarınız var mı?

Hedeflerimiz tabii ki de var. Hedef denildiğinde genelde ticari olarak bakılır. Bizim bakış açımızda öncelikli iki hedef vardır. Birinci hedef, tabii ki geleceğimiz. Sonuçta ülkemizin ve yarınlarımızın teminatı çocuklarımız. Okul öncesi eğitim kurumu olarak, her anne babanın çocuğunda görmek istediği güzel davranışlara sahip, yürekleri sevgi dolu, saygılı, başarı için koşan, vatanına, milletine sevdalı, Atatürk ilkeleri doğrultusunda yetişmiş, ilme, bilime ve gelişime açık, güzel ahlak sahibi bireyler olarak yetişmelerinde ihtiyaçları olan temel eğitimi onlara kazandırmak. İkinci hedefimiz ise kurumsal anlamda. Kurum olarak her anımızın bir öncekinden daha başarılı olması çünkü eğitimde ne feda edebileceğimiz bireyimiz ne de boşa geçireceğimiz zamanımız var. Geleceğimiz için her an kendimizi geliştirmeliyiz. Aileler en kıymetli varlıklarını, çocuklarını bize emanet ediyorlar ise biz de çocuklarımız için gelişmeliyiz.

Ebeveynlerin okul seçiminde nelere dikkat etmeleri gerektiği konusunda birkaç öneri paylaşabilir misiniz?

Bunu anaokulu düzeyinde cevaplamak isterim. Öncelikle, bizler eğitim kurumlarıyız ve öncelikli amacımız çocuklarımızın eğitimi. Biz özel okulların ticari kaygısı ikinci plandadır, öyle de olmak zorundadır. Gidip görmeden, çocuğunuzu göndereceğiniz okulu ziyaret etmeden, görev alan personeli tanımadan karar vermeyin. Tavsiye ve referanslar önemlidir ama kendi tavsiyenizi kendiniz oluşturun. Dediğim gibi en kıymetli varlıklarımız çocuklarımızı emanet ediyoruz hem de gelecekte onları önemli oranda etkileyecek okul öncesi eğitimleri için.

Biz ne kadar güzel işler yaparsak o kadar da geleceğimiz güzel ve sağlam olur. Onun için okul öncesi çok önemli.

Anaokulu eğitiminin çocukların ileriki yaşamındaki başarılarına nasıl bir etki sağladığını düşünüyorsunuz?

Okul öncesi, çocuğun aile dışına çıktığı, başkalarıyla kendi başına etkileşimde bulunduğu bir alandır. Çocuğumuz kendi akranlarıyla kendi bilgi, beceri, yetenek ve davranışlarını daha kolay ortaya çıkarır. Akranlarıyla okulöncesinde bu kazanımları elde ederken aynı zamanda temel eğitime de hazır hale gelir. Okul öncesi eğitim almış bir öğrenci ile okul öncesi eğitim alamamış bir öğrenci arasında temel eğitime başladığında, farklıklar görülmesi olasıdır. Bu farklılık öğrenciyi her yönden olumsuz etkileyebilir. Okul öncesi eğitimde, öğrencinin farklı özellikleri, var ise geliştirilmesi gereken yönleri ve benzeri durumlar, erken tespit edilebilir. Bu konuda alınacak eğitim tedbirleri ile ileride öğrenciyi olumsuz etkileyebilecek, eğitiminde olumsuzluklara yol açabilecek durumların tedbirleri alınabilir. Biz öğrencilerimize, aileden sonra temel atıyoruz. Biz ne kadar güzel işler yaparsak o kadar da geleceğimiz güzel ve sağlam olur. Onun için okul öncesi çok önemli.