Müzik dünyasında geleceğin yıldızları arasında olan Feri Sakarya ile gerçekleştirdiğimiz bu röportajda, genç keman virtüözü ile müzikal yolculuğunu, eğitim hayatını, hedeflerini ve hayallerini konuştuk. Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda lise son sınıf öğrencisi olarak başladığı bu serüvende, ulusal ve uluslararası başarılara imza atan Sakarya, Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası ve Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’nda elde ettiği deneyimlerle dikkat çekiyor. Avrupa'nın müzik başkentlerinden biri olan Den Haag Kraliyet Konservatuvarı'nda alacağı eğitimle, müziğini daha da ileriye taşımayı hedefleyen bu genç yeteneğin ilham verici hikayesine tanıklık ediyoruz.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Elbette. Benim adım Feri Sakarya, Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı lise son sınıf keman bölümü öğrencisiyim. Gerek ulusal, gerek uluslararası ustalık kursları ve konser organizasyonları adı altında kendimi bir müzisyen adayı olarak birçok alanda geliştirme, eğitme şansı buldum. Bu yıl ikinci kere Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası’nın kadrosuna kabul edildim ve halen Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’nın baş kemancılığını yapmaktayım.
Keman çalmaya ne zaman başladınız?
Aslında müzik yolculuğuma 5 yaşında İstanbul Arsu Güzel Sanatlar Akademisi’nde Ani Sazak Arsu eğitmenliğindepiyano ile başladım. Keman eğitimime ise Aralık 2015’te yine İstanbul’da Safinaz Olcay ile başlayıp, 2016 yılında Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Müzik ve Bale Ortaokulu Keman Bölümü’ne kabul edilerek Prof. Gülen Ege Serter’in keman sınıfında devam ettim.
Eğitim hayatınız hakkında bilgi alabilir miyiz?
Eğitimim süresince Prof. İldikoMoog’un ustalık sınıflarına katıldım. 2017, 2018 ve 2019’da düzenlenen CAKA Yaz ve Kış Okulları kapsamında Cihat Aşkın, Ani Snarch, ItzhakRashkovsky, Hakan Şensoy, Oğuzhan Kavruk, Sevil Ulucan Weinsteinbaşta olmak üzere birçok değerli isimden ustalık kursları aldım. 2018 yılında Budapeşte’de düzenlenen FesztivalAkademia kapsamında yarışmacı olarak bulundum ve aynı zamanda Liszt Akademi’de düzenlenen ustalık sınıflarına katılma şansı elde ettim. 2019’da MuhammedjanTurdiev, IgorTkatchouk ve Adilhoca Aziz ile çalıştım, aynı yıl içerisinde Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası kadrosuna kabul edildim.2021 yılında Music and StarsAwards Uluslararası online müzik yarışmasında kendi kategorimde ikincilik ödülüne ve Caka Online Müzik yarışmasında bronz yıldız ödülüne layık görüldüm.Yine 2021 yılında SvetlinRoussev ustalık sınıfı kadrosuna kabul edildim ve Cemal Reşit Rey Konser Salonunda konser verme şansı buldum. 2023 yılında Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrasının (TUGFO) seçmelerini kazanarak 2023 yılı turnesinde yer almaya hak kazanarak, CSO Ada (Ankara), Atatürk Kültür Merkezi (İstanbul), Auditorium Sala Santa Cecilia (Roma) gibi önemli konser salonlarında ve Palermo Classica Festivalinde orkestra ile konserler verme şansı buldum.
Avrupa'da eğitim almayı tercih etme sebebiniz nedir?
Kendi ülkeme ve ülkemin yetiştirdiği sanatçılara büyük saygı duyuyorum. Bana kalırsa ülkemizdeki konservatuvarların ve müzisyen adaylarının çok büyük bir potansiyeli var. Bugüne kadar bir sanatçı olarak Türkiye’nin ben ve benim gibi bir çok müzisyene sağladığı binbir çeşit imkan ve olanaklar sayesinde birçok Türk konservatuvar öğrencisi Avrupa hatta dünya çapında yüzlerce başarıya imza atarak ülkemizi gururlandırdı. Ben de klasik müziğin beşiği olan Avrupa’da müzikal yeteneklerimi ve becerilerimi geliştirebilmek ve günün birinde bir Türk müzisyen olarak ülkemizi dünyanın her yerinde temsil eden değerli isimlerden biri olabilmek benim için paha biçilemez.
Konservatuvar eğitimi sırasında hangi alanlarda kendinizi geliştirmek istiyorsunuz?
Keman anasanat dalı lisans 1. sınıfa başlamamla, ana enstrümanım keman ile birlikte oda müziği dalında da kendimi sınıfına kabul aldığım hocam JanetKrause’nin yönlendirmesi ve okulun bana sunduğu çeşitli imkanlar ile gelişip, Avrupa standartlarında aktif bir keman ve oda müziği sanatçısı olmayı hedefliyorum.
Türkiye'deki müzik eğitim sistemi ile Avrupa'daki farklar nelerdir?
Ülkemiz konservatuvarlarındaki kıymetli hocalarımız ben ve benim gibi müzisyen adayı arkadaşlarımın birçok başarıya imza atmasında, ve gerek yurt içi gerekse yurtdışı birçok etkinlik ve organizasyonda Türkiye’yi temsil etmesinde bize yol gösterici olmuşlardır. Bizler de tıpkı öğretmenlerimiz gibi dünyanın her yerinden toplayabildiğimiz her türlü bilgi ve birikimi kendimize kazandırarak, ülkemizde yetişecek olan genç müzisyen adaylarına aktarmalıyız diye düşünüyorum. Bizleri yetiştirip bu günlere getiren ülkemizin değerli okullarına ve hocalarına yapabileceğimiz en büyük iyilik, dünyadan ve müziğin başkentlerine ev sahipliği yapan Avrupa’dan yüksek standart ve disiplinlerde eğitim görmek, ve dünya değerlerini birer sanatçı olarak ülkemize kazandırmak olur.
RoyalConservatoireTheHague'de eğitim almayı hedeflerken nelere dikkat ettiniz?
Avrupa'daki konservatuvarları araştırdığım süreçte Den Haag Kraliyet Konservatuvarı’nı buldum ve okulun özgürlükçü bakış açısı ve müzikal çeşitliliğine hayran kaldım. Okulun iki aşamalı sınavlarını başarılı bir şekilde geçmemle birlikte, geçtiğimiz ay Den Haag Kraliyet Konservatuvarından kabul mektubumu aldım. Hollanda’nın, Enstrümanımla olan iletişimimi geliştirip kendime çok daha güçlü bir müzikal ifade kazandırabileceğim en doğru yer olduğuna inanıyorum.
Ailenizin müzik kariyerinizi destekleme konusundaki tutumu nedir?
Bebekliğimden müziğe duyduğum ilgiyi fark eden ailemin yönlendirmesi ve desteğiyle bu mesleğe ilk adımlarımı attım diyebilirim. Ailemin müzisyen olmamasıyla birlikte evimizde daima arka planda bir klasik müziğin çaldığını hatırlarım. 5. Sınıfta konservatuvara başlamamla ve erken yaşta kendime bir meslek seçmemle ailemin benim tutkuma ve enstrümanıma olan sevgime duydukları inanç, bugün bile aynıdır. Bir müzisyen adayı olarak eğitim hayatım boyunca her gün, her konserimde ve sınavımda ailemin bana olan inancı sayesinde elimden gelenin en iyisini yapabildim. Bu güzel ama küçük bir çocuk için kimi zaman zorlayıcı olabilen yolda bir an bile desteğini esirgemeyen aileme sonsuz teşekkür etmek istiyorum.
Hollanda'da eğitim almanın size kazandıracağı avantajlar neler olabilir?
Çeşitli konser ve ustalık kursu deneyimleriyle müzikal özgüvenimi ve Avrupa standartlarında kabul gören bir müzisyen olarak bakış açımı geliştirmek, ayrıca Den Haag Kraliyet Konservatuvarı bünyesindeki çok değerli eğitmenlerle çalışma imkanları ve çeşitli müzikal seçeneklerle enstrümanıma ve müziğime daha geniş bir bakış açısı kazandırmayı amaçlıyorum.
Hollanda'da yaşamak ve eğitim almak için nasıl bir uyum süreci öngörüyorsunuz?
Hollanda’da Üniversite eğitimim süresince ödemem gereken söz konusu okul ücreti ve yaşam masraflarımı göz önünde bulundurduğumuzda, maalesef ailemin bu ücreti destek almadan karşılayabilmesi mümkün görünmemektedir. Okulun bana sağladığı kısıtlı çalışma izni imkanları ve yoğun ders müfredatı dolayısıyla kendime bir yıllık program çizebilmeyi umuyorum. Hedeflerim arasında Üniversite eğitimim süresince katılabildiğim kadar konser ve performans odaklı etkinliklerde yer almaya çalışmak var.
Müzik kariyerinizdeki en büyük hayaliniz nedir? Hedefleriniz nelerdir?
Avrupa'daki değerli orkestralarda ve organizasyonlarda yer alarak keman ve oda müziği alanında uzmanlaşmak, ve bu uzmanlığı sıradaki müzisyen adaylarına iletebilmek istiyorum. Sanıyorum en büyük hedefim bu diyebilirim. Kraliyet Konservatuvarı’nın bana sunacağı özgürlükçü bakış açısı ile diğer müzik alanlarını tanımak ve kendi enstrümanımla yer alabileceğim çeşitli dalları görme ve değerlendirme fırsatlarını yakalamak istiyorum.