Monaco & Nice & Cannes

Sizlere son yazımda İtalya Rivierası’nın en güzel kasabaları olan Portofino ve Cinque Terre’yi anlatmıştım. Bu yazımda ise İtalya Rivierası’nın son durağı Sanremo ve devamında Fransız Rivierasının gözbebeği Monaco, Nice, Cannes’i, rüya gibi Eze ve Saint Paul de Venice ortaçağ köylerini anlatacağım.

SEYAHAT 20.01.2021, 12:28
Monaco & Nice & Cannes

Cenova’dan yaklaşık iki buçuk saatlik bir yolculuktan sonra Sanremo’ya ulaşıyoruz. Çar II. Aleksandr’in eşi Marie’nin hayran kaldığı Sanremo’ya 1800’lü yıllarda o kadar çok Ortodoks gelmiş ki sonunda Ortodoks kilisesi yapılmış. İlk olarak Ortodoks Kilisesini geziyor ve ana caddesi Corso Giacomo Matteotti’yi keşfetmeye başlıyoruz. Cadde boyunca lüks mağazalar, şık restorantları ile Sanremo cıvıl cıvıl ve çok elegan bir şehir. Popüler ve pahalı bir tatil beldesi olan Sanremo’yu 1951 yılından beri yapılan Sanremo Müzik Festivali ile tanıyoruz. Festival Eurovision Şarkı Yarışması’na da ilham kaynağı olmuştur. Kent ayrıca eski binalar, kaleler ve saraylar ile dolu olup Alfred Nobel’in son günlerini geçirdiği villası da bulunmaktadır. Sanremo Gazinosu 20. yüzyılın başlarında daha fazla turist çekebilmek için belediye tarafından yaptırılmış. Sanremo’dan ayrılıp Monaco Prensliği’ne doğru yolumuza devam ediyoruz.

Monaco Dünya’da Vatikan’dan sonra ikinci küçük bağımsız devlettir. 19. yüzyıl sonunda Monte Carlo’da ilk kumarhanenin açılması ve tren yolu ile Paris’e bağlanması sonucunda tanınmıştır. Dünyanın en zengin insanlarının yaşadığı, jet sosyetenin uğrak yeri olan Monaco, kumarhaneleri ile birlikte deniz ve plajları ile de meşhurdur. Monaco Ville semtinde yer alan Grimaldi ailesinin yaşadığı Prenslik Sarayını, Grace Kelly ve Prens III. Rainer’ın mezarlarının bulunduğu Katedral’i merakla geziyoruz. Hollywood’un en gözde oyuncularından biri olan Grace Kelly, sinema kariyerinin en başarılı olduğu dönemlerde Monaco Prensi III. Rainer ile evlenip oyunculuğa son vermiştir.

Grace Kelly’nin Prens Rainer ile evliliği Monaco’nun daha popüler olmasını sağlamış ve ülkeyi zenginleştirmiştir. Grace Kelly üç çocuğunun ardından, tüm dünyayı yasa boğan elim bir trafik kazası sonucu 52 yaşında hayata veda etti. Sanremo Osmanlı tarihinde de önemli bir yere sahip 1.Dünya Savaşı sonrasında Osmanlı topraklarının paylaşılması için yapılan Serv anlaşması toplantısı Sanremo’da yapılmış. Ayrıca Cumhuriyet kurulduktan sonra son Osmanlı Padişahı Vahdettin ve ailesi sürgüne Sanremo’ya gönderilmiş. Monaco Oşinografi Müzesi ve akvaryumu görülmeye değer. Müze içinde Kaptan Cousteau’ya ait birçok özel eşya sergilenmektedir. Küçük tren ile yapılan Monaco şehir turunda Placed’Armes Meydanı, lüks yatları ile Herkül Limanı, Casino Meydanı ve lüks otelleri ile Monte Carlo, gördüğümüz yerlerden bazıları. Tünelleri, uçurumları ve nefes kesen manzaraları ile ‘Corniche de la Riviera’dan Nice’e ulaşıyoruz.

Sabah kahvaltısının ardından tarihi sokakları, surları ve taş binaları ile bilinen Antibes’i geziyoruz. Bu ortaçağ kentinde öncelikle ‘Milyarderler Rıhtımı’ olarak bilinen büyük yat limanını, yerel çarşıyı, dar sokaklardaki butikleri ve surları dolaşıyoruz. Son durağımız ise Picasso Müzesi. Ünlü ressam Picasso’nun bir dönem yaşadığı Grimaldi Sarayı Picasso Müzesine dönüştürülmüştür. Picasso’nun kaldığı dönemde yaptığı tüm eserler Müzede sergilenmektedir. Kübizm Sanat akımının öncüsü olan Picasso resim çalışmalarına sanatçı olan babası ile 7 yaşında başlamıştır. İlk resmi ‘Le Picador’u 9 yaşında tamamlamıştır. En ünlü tablosu Guernica’yı, İspanya’nın kuzeyinde bulunan Guernica köyünün bombalanmasından sonra yaratmıştır. Resmi gören Alman General küçümseyerek ‘Bunu siz mi yaptınız’ diye sorar. Picasso ‘Hayır siz yaptınız’ der. Guernica günümüzde en büyük savaş karşıtı resim olarak kabul edilmektedir. Cannes Fransız Rivierası olarak bilinen Cote d’Azur bölgesinin en popüler şehridir. Festivalleri ile meşhur olan bu şehir, lüks mağazaları, restoranları ve muhteşem plajlarıyla da ünlüdür. Cannes Film Festivali her yıl genellikle mayıs ayında düzenlenen uluslararası film festivalidir. Dünyanın her yerinden ve her türden film katılır. Festivalin en prestijli ödülü Altın Palmiye’dir. Şehrin ünlü sahil yolu La Croisette, Akdeniz manzarasına sahiptir. Yol üzerinde Cannes Film Festivali’nin yapıldığı Palais des Festivals etdes Congres bulunmaktadır. Sanatçıların poz verdiği kırmızı halıda fotoğraf çektirebileceğimizi düşünsekte, ne yazık ki binaya giriş yasaklanmıştı. Fakat yol boyunca ünlü sanatçıların fotoğraflarını seyretmek bizim olduğu gibi tüm turistler için ilgi odağıydı. Sahil yolu üzerinde bir çok lüks mağaza, restorant ve otel bulunmaktadır. Cannes’te kalınacak en prestijli otel hiç kuşkusuz Festivalin yapıldığı Palais des Festivals’e 800 metre uzaklıkta bulunan InterContinental Carton otelidir. Öğle yemeğimiz ise Carton Otelinin hemen yanında Da Vinci restorantta, şarap eşliğinde çok şık ve lezzetli yemeğimiz ile çok keyifleniyoruz. Zengin Fransız mutfağı, sıra dışı yemekleri ile ünlüdür. ‘Escargot’ denen salyangozu, at eti ve kurbağa bacağı meşhurdur. Yemeğin ardından Saint Paul de Vence kasabasına doğru yolumuza devam ediyoruz. Tepe üzerine kurulu bir Ortaçağ kasabası olan Saint Paul de Vence 1418’de kraliyet köyü olmuştur. 1920’lı yıllarda ressam heykeltraş Modigliani’nin ilgisini çekmiştir. Picasso, Chagal, Miro, Matisse gibi ressamların uğrak yeri olan kasabada Marc Chagall 19 yıl yaşamış. Kasabanın girişinden yukarı doğru devam ettiğinizde şık sanat galerileri, kafeler, hediyelik eşya dükkanları arasında, zaman zaman ara sokaklara girip kaybolun derim. Yolun bitiminde karşınıza gelen mezarlığa sadece Marc Chagal’ın mezarını görmek için bile gidilir. Akşam konaklamak ve yemek için Nice’e dönüyoruz. Yemek dönüşü meşhur Massena Meydanı’na geliyoruz. Siyah beyaz yer döşemesi, ve Jaume Plensa’nın hava kararınca rengarenk aydınlatılan oturan adam heykelleri ile görülmesi gereken bir meydan. Nice jet sosyetenin tatil yeri olmasına rağmen, Fransızlar emeklilik şehri olarak tanımlarlar. Chagall, Matisse ve Renoir gibi birçok sanatçı bir dönem Nice’te yaşamış ve birçok eser bırakmıştır. Gezilmesi gereken Müzelerden bazıları Musee Matisse, Modern ve Çağdaş Sana Müzesi MAMAC, Marc Chagall Müzesi. Nice’in tarihi merkezi Vieux Nice’i keşfediyoruz. Cours Saleya’da çiçek pazarı ve hediyelik eşyaların yanı sıra antika ve ikinci el eşyalarda bulmak mümkün. Sabah Nice’e 12 km uzakta bulunan Eze kasabasını keşfetmeye gidiyoruz. Kartal yuvası olarak anılan bu Ortaçağ köyünün sokaklarında kaybolmaya bayılacaksınız. Her adımda nefis vitrinleri ile sanat galerileri ve hediyelik eşya dükkânlarının her birine girip bakmak isteyeceksiniz. Mağazalarda renk renk çantalar, şapkalar, şallar, kıyafet, terlik ve takılar bulunmakta. Parfüm yapımının tanıtıldığı Fragonard fabrikasının butik bir mağazası var, fakat kokular öylesine karışıyor ki bir şey satın almak oldukça güç. Parfümlerin yanı sıra rengarenk kokulu sabunlar, aroma yağlar ve her türlü kremi bulmak mümkün. Yukarı doğru yola devam ettiğinizde tepede Notre Dame Kilisesini görebilirsiniz. Ünlü düşünür Nietzsche ömrünün bir kısmını Eze’de geçirmiş ve kitabı ‘Böyle Buyurdu Zerdüşt’ü burada bitirmiştir. Bu sebeple sahilden tepeye çıkan yola ‘Nietzsche Yolu’ adı verilmiştir. Çok keyifli bir turun daha sonuna geldik. Ülkemize dönmenin keyfini yaşarken bir sonraki seyahati düşünmeye başlıyoruz. Bu Seyahat aşkı insanı çok aktif kılıyor.

Kaynak: Test
Yorumlar (0)
Ayın Anketi Tümü
Yeni Yıl'da Hangi Kararları Alıyorsun?
Yeni Yıl'da Hangi Kararları Alıyorsun?
10
açık